19 Aralık 2009 Cumartesi

Sende İngilizcecisin, Bende İngilizceciyim. Bundan Sonra Senin Adın Almancacı..


İngilizce... Hayatımın dersi, dili, bilimi falan herşeyi işte.. Ben dilimle bir bütünüm, dilimsiz bir hiçim.. Takdir edersiniz ki bi 9.sınıf öğrencisi olarak her düz lisede temel dersler 3 ondan 5 bundan olarak gösterilir.. Ve sınıfı geçmek için bazı sınavlara girmek gerekir.. Yarın Ara Karne verilicek okulda sonrasında evde hır gür. Notlarımın yarısına baktım 2 tane 0 ve 2 tane 1 'im var. Geri kalanları da 2 zatende hepsi kalabalıktan bu kadar kötü. Çalışsam yapıcam da çalışmıyorum ki.. Herneyse, dün ingilizce sınavı açıklandı.. Okulda ingilizce bilen insanların sayısı bir elin parmakları geçmiyorken, aynı zamanda ingilizce özel ders veren tek öğrenci benim sanırsam. Kağıdımı sınavın 5.dakikası vermiş olmamdan olsa gerek en alttaki kağıt benimdi.. Bekliyorum sıra bana gelicek diye.. Hoca notları okuyo tek tek; "52,38,44,67,18.." diye.. Aha dedim nasıl bi yere düştük bunların tek dili Türkçe.. Sınıf biraz kalabalık 53 kişiyiz neticesinde.. 52 kişinin en fazla 3 alan notlarını dinledikten sonra hocanın elinde tek kağıt kaldı.. Aha dedim sonunda. Zaten hocada önce bir kağıda baktı, alkışlayın Kid'i falan dedi alkış gürültü.. Zaten 85 bekliyodum.. Çünkü adımı soyadımı yapar gibi soruların %92'sini yapıp bir kağıdıma bakıp hocaya teslim ettim. Hesapladım hepsinin toplamı 85 ediyo.. O kadar puanlık soru yaptım yani. -Mantıken Matematiğim iyidir adslgmksd- Kadın bi anda bana 84 diyince başımdan aşağı kaynar sular döküldü sanki.. Tüm hayallerim yıkılmıştı hayata tek tutanağımdan vurmuşlardı beni.. Hemen kalktım ayağa itiraz etmeye başladım; "Hocam bi yanlışınız olmasın o kadar inceledim kağımı çözdüğüm süreden cok puanlarımı hesapladım gözünü seveyim tek kredi gelirim bu benim bir daha bakın yalvarırım ?!" diyerekten.. Hanfendi bana yanlışımın harf hatası olduğunu söyledi. Yazamamıştım. Gray yazarken "a" harfini koymayı unuturmu bir insan ? Zaten 3.kattayız. Baş aşağıya atlasam ölürmüyüm düşüncesi geçti bi anda aklımdan.. Ama olan olmuştu bi kere.. Karnemde sırıtan tek 5'i, Beden'i yalnız bırakmıştı artık ingilizcem.. Oysaki nice 7. 8. sınıf öğrencilerim vardı benim anlatımımla 100 alan sınavlardan... Ne çok koymuştu bu not bana.. He evet, merak edenler için benim yeterli düzeyde ingilizcem olduğundan kendimden küçük sınıflara ingilizce dersi verebiliyorum. Kafama göre yapmıyorum tabiki gerekli diplomam ve sertifikam var. Ayrıca Üniversite 2.sınıf'a kadar İngilizce okumasamda o dersten her türlü geçiyorum falan filan.. Sonra sırama döndüm, etrafımdakiler hepsi 100 almışcasına benimle dalga geçiyordu.. Ezdiler, vurdular bana hep vurdulaaaağr.. Başımı ellerimin arasına alıp sessizce oturdum bütün ders boyunca.. Katılmadım derse, geçmedi o ders.. Zaten tek katılan ben varım elimi indirmiyorum hep havada her soruyu ben yapıyorum falan.. Herneyse. Artık birşeyi anlamıştım, kağıdı erken verip artistlik taslamak, kendine çok güvenip "Kesin 85 alacağım" fikriyle 4 kişinin 1 haftalık yol parasını karşılamak üzerine iddiaya girmek falan.. Boş işler bunlar. Yenildim, ama yıkılmayacağım.. Çalışacağım, daha fazla, bol bol çalışacağım ! (İnanmayın buna ben bile içimden bi zittir yau diyorum =D) Artık 85,84 almak yok ingilizceden.. 100 var artık sadece benim için.. Zaten inat olsun diye Dönem Ödevimi de ingilizceden aldım. Ondan da tam not alıcam inşallah.. Sınavda kağıdı son veren öğrenci ben olmassam şerefsizim arkadaş. He bide artık biraz tekrar yaparım.. Biraz daha düşündükten sonra ayağa kalktım bi anda, dersin ortasında hoca da bana döndü sonrasında. Gaza geldim sanki bi anda.. Ani bi hiddetle; "Ey koca AKDENİZ'li ingilizceci sen,senmi büyüksün hoca ? Hayır ben büyüğüm, ufacık bir çocuk olsamda ben büyüğüm 1098 Kid beeen !" bi anda tüm sınıf durdu. 3 aydır aynı anda susmayan sınıf 3-4 sn için aynı anda sustu. Sinek vızıldaması bile yoktu ortalıkta.. Sonra hepbir ağızdan kopmaya başladı sınıf. Güldüler güldüleeer.. Ben hocaya, hoca bana bakıyodu. Ayaktaydık,yalnızdık sanki koca okulda.. Utanmıştım, korkuyodum.. Zaten Dişi Terminator lakaplı olan Sn.AKDENİZLİ ani bi hareketle elindeki tebeşirle anlımın çatından vurdu beni.. Burada bitirdi o güzelim ilişkimizi, tek bir tebeşir atışıyla.. Yazık etti bize.. Oysa ne güzel çalışıyorduk onunla.. Beraber o pis tahtada sorular çözer, ders çıkışlarında iki iş arkadaşı misali yardım ederdik öğrencilere.. Ama buraya kadarmış, gözlüklerinde bıraktım aşkı sevdayı.. Artık sadece sınavlarda görür benim yüzümü, sadece onun dersinde geçicem en arka kuytu köşeye.. Konuşucam inadına konuşturucam.. Ama onun izinden gidicem, daha büyük bi ingilizceci olucam beeeen. Neyse sacma salak kafanızı ütüledim gene.d Elbet bi ara görüşmek üzere.d
See You Arround..

He bu arada, Lise Öğrencisinden Saati 30 milyona orta okul öğrencilerine ders verilir. İstanbul/Kadıköy ilgilenenler için mail adresim profilimde yazar =D 1098 TheKid' Saygılarımla..

5 yorum:

  1. Hocana o lafları gerçekten etmemişsindir inşallah :)

    Benim Eşim Bu yıl İngilizce öğretmeni çıkacak üniversiteden. Sana ufak bir tavsiye. Sınav kağıdını vermeden önce şöyle düşün: "Bu benim bir öğrencimin sınav kâğıdı. Çocuk çok iyi ama yapmaması gereken hatalar kesin yapmıştır. Bakalım neleri kaçırmış?" Ve önce sen oku-değerlendir. ;) Hataları ÇAT! diye bulacağına eminim.

    Bu arada baya iyi fiyata veriyorsun dersi maşallah :)

    YanıtlaSil
  2. Yok abi asla etmem kendimden büyük birine öyle laflar onlar işin tuzu biberi. Zaten karşımdaki bi öğretmense.. Öğretmenler kutsal bana göre. Ama neyseki hoca sağolsun 1 puanı vermiş bana ara karnede gördüm. Haklısın abi valla bundan sonra vermem zaten kağıdımı hemen. Umarım bidahaki sınavda tam puan alabilirim.. Teşekkürler bu arada usta herşey için :)

    YanıtlaSil
  3. sevgili çocuk, seni izlemeye almış 20 küsür kişi her boku bilen adam'ın dosthane ricası üzerine burada bulunuyor. ve ben dahil yorum yazma zahmetinde bulunanların hiçbiri senin yazılarınla ilgilenmiyor. evet okuyorlar, hatta senin karman çorman ettiğin kısımları tekrar tekrar okuyorlar. fakat anlamak için değil. sadece "yazma konusunda yardıma muhtaç bi çömeze" abilik ablalık ediyorlar hepsi bu. sen de çıraklık saygısı gereği teşekkür ediyorsun sonra onlar taktire layık bi boklar yaptıkları için kendilerini iyi hissediyorlar. daha fazla okuyorlar yazdıklarını, beğenmemelerine rağmen, sırf "yardım" edebilmek için. sonra sen yine teşekkür edersin falan. bu böyle gider bi müddet. bi süre sonra, ne yazdığının farkına vardığın bi gün bu blogtaki tüm harflerden nefret etmeye başlarsın.
    ve bi şey daha, berbat yazıyorsun, ama bu ne benim ne "abi"lerinin umurunda, sen de dalgana bak ya da bakma

    YanıtlaSil
  4. msdofs üstteki yoruma koptum gerçekten..

    hatır, minnet uğruna okumakta neyin nesi amk?

    neymiş, bir çocuğa yazma konusunda dersler veriyorlarmış, abilik ediyorlarmış. ssdjfsdmo gören karşısında Aziz Nesin falan var sanacak.. yurdum insanı gerçekten komik.. beğenmiyorsan okumazsın, o da beğenmiyorsa yazmaz zaten. ilk yazılardan sonra yavaştan gelişirsin ve eski yazılarını beğenmeyebilirsin ancak yıllar sonra baktığında yüzünde tebessüm oluşturur, önceden daha güzelmiş, dersin, daha bir kendim gibiymiş! diye eklersin..

    eğlenceli olmuş yazı, tebeşir sahnesinde iyi güldüm valla :)

    YanıtlaSil
  5. Kimlik bulma çabasında bir genç beyinsin sen. Ben seni öyle görüyorum. Hemen hemen hepimiz yapmışızdır buna benzer şeyler. Lise çağları
    işte klasiktir. Çok değil bundan birkaç sene sonra fikirlerin çok fazla değişmiş olacak. Kişiliğin de tabi. Belki dönüp baktığında keşkelerin olacak belki de aman be iyi ki yapmışım diyeceksin, zira gülmek için hikayelerin olmuş olacak. Yazılarına gelince, iyi ya da kötü yazmanın bir önemi yok. Sen içinden gelenleri yazmak istiyorsun ve yazıyorsun. Birçok insan içinden gelenleri bırak yazmaya, söylemeye bile cesaret edemiyor. Yolun açık olsun. Okulunda başarılar...

    YanıtlaSil